Faruk Karakeçili, Aktarlık mesleğine olan ilgisini ve bu alanda karşılaştığı zorlukları Şanlıurfa Gazetesi'ne yaptığı açıklamada paylaştı. 1994-1995 yıllarında Aktar pazarında işe başladığını belirten Karakeçili, 2005 yılından itibaren Aktarlık mesleğini profesyonel olarak icra ettiğini söyledi.
Aktarlık işinde kullanılan bitkilerin çoğunlukla İç Anadolu bölgesinde yetiştiğini anlatan Karakeçili, tedarikçilerin bu bitkileri hijyenik ortamlarda toplayıp kurutularak göndermelerini sağladıklarını belirtti. Ürünlerin tazeliğine dikkat ettiklerini, çünkü bitkisel ürünlerin içinde böcek olabileceğini, bu nedenle ürünleri kontrol edip tezgaha koyduklarını vurguladı.
Aktarlık mesleğinin her tür hastalığa karşı şifa sağlamak için bitkisel ürünler sunduğunu belirten Karakeçili, "Aktar dediğiniz zaman akla her şey gelir; çocuğu olmayanlardan tutun romatizma ve kalp hastalarına kadar, astım, bronşit, egzama, mantar gibi hastalıklar için bitkisel ürünler üretiyoruz" dedi. Ancak, insanların bitkisel ürünlere güvenmeden önce ürünün son kullanma tarihi, işletme kayıt belgesi ve üretim izni gibi detaylara dikkat etmeleri gerektiğini vurguladı.
Karakeçili, "Elhamdülillah kazancımız oluyor ama en son biz akla geliyoruz. İnsanlar hasta olduktan sonra doktordan çare bulamayınca bizi tercih ediyorlar" dedi. Ayrıca, Şanlıurfa’daki aktarlık mesleğini yapan herkesin yeterince bilgiye sahip olmadığını belirten Karakeçili, bu mesleği öğrenmek isteyenlerin deneyimli aktarlardan eğitim almaları gerektiğini söyledi.
Mevsimsel olarak kış aylarında daha yoğun talep aldıklarını ifade eden Karakeçili, soğuk algınlıkları, öksürük ve romatizma gibi hastalıklara karşı taleplerin arttığını belirtti. Bu nedenle, bitkisel ürünlerin doğru ve bilinçli bir şekilde kullanılmasının çok önemli olduğunun altını çizdi. Özellikle ıhlamur, zencefil, kuru dut, keçi boynuzu gibi bitkilerin evlerde bulunması gereken temel ürünler olduğunu belirtti.
Karakeçili son olarak, tarım alanlarının yerleşim alanlarına dönüştüğünü ve bunun da tedarik sorunu yarattığını belirterek, "Eskiden burada yetişen faydalı bitkiler artık yerleşim alanı oldu, bu da bitkilerin maliyetini artırıyor" dedi. Ayrıca, mesleklerine saygı duyulması gerektiğini belirterek, bu işi yapmak isteyenlerin kitaptan değil, işin uzmanlarından öğrenmeleri gerektiğini ifade etti.