Şanlıurfa Barosu'ndan Flaş Açıklama: "Büyükalanlı'daki Katliama İzin Vermeyeceğiz!"

Şanlıurfa Barosu Kent ve Çevre Komisyonu, Büyükalanlı Mahallesi'nde kamu gücü kullanılarak yapılan doğa tahribatına tepki gösterdi. Sit alanı statüsüne rağmen ağaçların kesildiği, doğal yaşamın yok edildiği vurgulandı.

Şanlıurfa Barosu Kent ve Çevre Komisyonu, Büyükalanlı (Keşişlik) Mahallesi'nde yaşanan doğa tahribatına ilişkin yazılı bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, kamu gücü kullanılarak bölgede yapılan müdahalelerin hukuka ve çevre değerlerine aykırı olduğu vurgulandı.

Baro açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“Bizler, bu topraklarda yıllardır doğayla barışık şekilde yaşam süren Büyükalanlı Mahallesi köylüleri olarak bugün acı bir gün yaşıyoruz. Atalarımızdan miras kalan, yüzyıllardır koruduğumuz ‘Kaş’ olarak adlandırılan doğa popülasyonu, höyükler ve mağaralar; belediyenin eliyle, kamu idaresi gücü kullanılarak yandaş kooperatifler uğruna yok edilmektedir.”

Bölge Sit Alanı Statüsünde

Açıklamada, söz konusu alanın 2018 yılında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından II. Derece Arkeolojik Sit Alanı olarak ilan edildiği hatırlatıldı. Bu kapsamda 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu uyarınca bölgede yapılan müdahalelerin açıkça hukuka aykırı olduğu belirtildi.

“2863 sayılı kanunun 9. ve 17. maddeleri, sit alanlarında yapılacak müdahaleleri açıkça tanımlar. Buna rağmen yüzlerce zeytin ve fıstık ağacı kesilmekte, doğal yapı geri dönülmez şekilde tahrip edilmektedir.”

Tarım, Hayvancılık ve Ekonomik Haklar Tehdit Altında

Baro, köy halkının geçimini tarım ve hayvancılıkla sağladığını, fıstık ve zeytin ağaçlarının yılların emeği olduğunu ifade etti. 2024 yılında Türkiye'nin fıstık ihracatından 200 milyon dolardan fazla gelir elde ettiğine dikkat çekilen açıklamada, bu gelirin önemli bir bölümünün Şanlıurfa’dan sağlandığı vurgulandı.

“Sadece bu köyde kesilen binlerce fıstık ağacının ekonomik ömrü boyunca yaratacağı değer yaklaşık 30 milyon TL’yi aşmaktadır. Bu zarar yalnızca bugünü değil, önümüzdeki 30 yılı da etkileyecek.”

"Rant İçin Kamu Kaynakları Kullanılıyor" İddiası

Açıklamada, belediyenin kamu kaynaklarını kullanarak bazı kooperatiflerin altyapı çalışmalarını yürüttüğü, yol, su ve elektrik hatları çekerek rant amaçlı projelere destek verdiği belirtildi.

“Kolluk kuvvetlerimizin bile manipülasyona maruz bırakılarak bu rant yapılarının kalkanı haline getirilmeye çalışıldığını üzülerek görüyoruz. Bu, açık bir vicdan ve hukuk krizidir.”

Doğal Yaşam ve Nesli Tükenmekte Olan Türler Tehlikede

Bölgede yaşayan çizgili sırtlan, dağ ceylanı, tilki, tavşan ve yılan gibi nesli tükenme tehlikesi altındaki türlerin yaşam alanlarının yok edildiği belirtilen açıklamada, yalnızca doğanın değil; köy halkının yaşam hakkı, kültürü ve geleceğinin de tehdit altında olduğu dile getirildi.

Baro ve Köylülerden Yetkililere Çağrı

Şanlıurfa Barosu Kent ve Çevre Komisyonu, açıklamanın sonunda yetkililere seslendi:

“Belediyenin yaptığı devirler ve ihaleler yasal kılıflara uydurulmuş olabilir; ancak doğanın kanunlarına aykırıdır. Doğa affetmez. Bu kıyımı derhal durdurun. Doğamızı, emeğimizi, hukuki haklarımızı ve köyümüzün geleceğini koruyun. Bizler köylüler olarak, çocuklarımızın geleceği, yaşam hakkımız ve anayasal haklarımız için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.”